Voltaire Şampanya ve Kokteyl Bar

Voltaire Şampanya ve Kokteyl Barı

Sultanahmet Cezaevi, şimdiki Four Seasons Hotel,

Alcatraz Cezaevi, şimdiki müze,

Oxford Hapishanesi, şimdiki Malmaison Hotel.

Örnekleri çoğaltmak mümkün. Londra’da 8 yıl yaşamış olan ünlü Fransız yazar Voltaire’den esinlenen Voltaire Şampanya ve Kokteyl Bar da eskinin hapishanesi, bugünün kokteyl barı ve aynı zamanda Londra’nın yeni ve sevilen puro mekanlarından biri. Aslında mekan, bir süre de banka olarak kullanılmış. Etrafının ağırlıklı ofis olması sebebiyle bar, iş çıkışı saatlerinde oldukça revaçta. St.Pauls Katedrali’ne oldukça yakın olan ve ister tren, ister metro ile kolay ulaşılabilen bu eski cezeavi, yeni bar, hem iç hem dış mekandan oluşuyor. İç tarafta uzun bir amerikan bar ve localar, ayrıca bağımsız masalar mevcut. İçerisi, normal bir restoran ortamından çok da farklı değil. Barın sonunda ise humidor ve purolar var.

Benim asıl beğendiğim ve mekanı biraz da benzersiz kılan kısmı ise dış taraftaki odacıklar, ki bunlar cezaevi zamanı hücre, banka zamanı da kasa olarak kullanılmış. Mekanın bulunduğu Crowne Plaze Hotel binası ve bu odacıkların binası ayrı ama o kadar yakınlar ki, odacıkların önünde yürürken, sanki dar bir koridorda yürüyor gibi hissediyorsunuz. Bu arada otel binası da Kral 8.Henry’nin Baldwell Sarayı ve 2.derece tarihi eser. Her odacığın yada hücrenin, dışarıya, bu koridora açılan demir parmaklıklı bir kapısı ve The Aristocrat, The Talker, The Thinker gibi kendi ayrı ismi var. Her birinin boyutları birbirinden biraz farklı. Kış ayları için, hepsinin yine kendine ait ısıtması ve üzeri kürklü divanları mevcut. Hücreler, ayrı eğlenmek yada sohbetleşmek isteyen gruplar için birebir. Hücrelerin ön kısmındaki koridorda da yüksek bar sandalyeleri ve duvara bitişik standlar mevcut.

Mekanın, sen boyunca puro üzerine eğitim seminerleri ve tadım toplantıları da oluyor. Bu da bizim gibi puroya düşkünleri, mekanın müdavimi yapmakta işlerini oldukça kolaylaştırıyor. Puro da seçenek olarak beynelminel marka ve vitolalar mevcut. Bunların yanında sınırlı da olsa Regional ve Limited Editionlar da mevcut. Bir RyJ Wide Churchill bir de Talisker 10 GBP 45.- civarı tutmuştu ki bu da aslında Londra fiyatlarına göre oldukça makul.

Thames nehrinin kıyısında bir yürüyüş ve sonrasında St.Pauls Katedrali’nde bir geziden sonra oturup, keyifle puronuzu tüttürebileceğiniz ilginç ve zevkli bir mekan. Bu arada akşamüstü de meşhur 5 çayı servisleri mevcut.

Keyifli tüttürmeler…