Big Smoke Paris2016 | el Lector Blog

Big Smoke Paris 2016

Biraz yağmurlu ve puslu bir havada iniyoruz Paris CDG havaalanına. Maalesef, Hırvatlara 1-0 yenildiğmizin ertesine, İspanya ile yapacağımız maçın günü ve tam saati havadayım. Bir ümit, Euro 2016'daki ikinci maçımızı kazandığımızın anonsunu bekliyorum kaptandan ama ses seda yok, pek hayıra yoramıyorum. Yoksa, özellikle THY uçuşlarında, bu tarz anonslar hiç sekmiyor, bir de THY'nin sponsor olduğunu düşünürsek, hiç kaçmaması lazım. Maalesef indiğimizde ve karşılandığımızda üzücü 3-0 haberiyle Paris'in puslu havası biraz daha basık bir hal alıyor bizim için. Oysa çok umutluyduk daha turnuvanın başında. Lakin, bu sıkıntılı durumdan kurtulmak lazım, çünkü ertesi gün, biz de, resmi olmasa da, bir Türk olarak farklı bir dalda yarışacağız ve tabii ki derece yapmak istiyoruz.

İşte bu şekilde olumlu düşünerek, ertesi gün Dünya Puro Tüttürme Şampiyonası Paris ayağı olan Big Smoke Paris'e kendimizi hazırlıyoruz. Gündüz vakti, "turist yürür" mantığıyla, Paris'in altını üsütüne getirdikten sonra, geceye hazırlanmak için odalara çekiliyoruz. Kısa bir süre sonra da Big Smoke Paris'in yapılacağı mekan olan Le Cercle Foch'a doğru yola koyuluyoruz. Vardığımızda henüz fazla kimse yok ve ev sahibi Guilliame Tesson son hazırlıkları tamamlamakla meşgul. Ben de ilk defa, el Lector'un Facebook hesabı üzerinden canlı yayın ile mekanı tanıtmak için fırsat bulmuş oluyorum. İlk bapğlantımı gerçekleştiriyorum. Mekan, içinde spa merkezi ve restoran olan bir rezidans. Biz de yarışmayı ve yemeği bu mekanın lounge ve restoran kısımlarını kullanarak gerçekleştireceğiz. Yavaş, yavaş katılımcılar geldikçe, yine tanışmaya ve sohbete koyuluyoruz. Ortam, her zamanki gibi puro dumanı altındaki sohbetlerle bir anda samimileşiyor ve herkes kaynaşıyor.

Bir süre devam eden kokteyl sırasında, fırsat buldukça, yine bir iki canlı yayında, hem organizatörler, hem de dünya rekortmeni dahil birkaç yarışmacıyla sohbet etme imkanı buluyorum. Yarışmacılardan birinin gömleği oldukça ilginç. Göğüs kısmında, hem sağda, hem de solda cepli bir gömlek giyiyor. İlk bakışta gayet normal, fakat yakından bakınca, ceplerin ikisinin de 3'er puro taşımak için özel olarak içten dikişli olduğunu farkediyorum. Bu özel dikim gömleklerin Guaya Bers adında Kanada'lı bir firma tarafından özel dikim olarak imal edildiğini öğreniyorum. Hergün giyilebilecek bir gömlek olmasa da, bu tip gecelerde dikkat çekeceği kesin. Kokteyl aynı zamanda sponsorlar için de bir tanıtım zamanı. Big Smoke Paris'e özel Scabal ve Havana Club Rom ürünlerini sergiliyor. Bunun yanında kazanana, kendi humidoru içinde saat hediye edecek olan Cuervo y Sabrinos da, hem hediye olacak ürünü, hem de diğer saatlerini sergiliyor.

Şampiyonanın Paris ayağı, bu sene ilk defa yapıldığı için herkes oldukça heyecanlı. Bu heyecanlı kalabalığın içinde, ülkemizi temsil eden, ben dahil Deniz ve Erhan Bey olarak, üç yarışmacı mevcut. Saat 7'ye doğru lounge kısmına geçerek, yerlerimizi alıyoruz ve kuralların okunmasına geçiliyor. Ben de bunu fırsat bilerek, bir kez daha canlı yayına bağlanıyorum. Bütün kurallar okunuyor ve kesim için verilen ilk bir dakikaya giriliyor ve arkasından yarışma başlıyor. Bu sene şampiyonanın bütün ayaklarında, Montecristo No.4 yerine, corona vitola olan Macanudo Inspirado tüttürülüyor. Kutu, kutu, kalitesi daha tutarlı olan bu puro ile yarışma evveli antrenman yapmak daha kolay. Bu arada İstanbul duty free'de de satılmakta.

Yarışma gecesi, birkaç hafta evvel sel şeklinde yağan yağmurun artçıları gibi, oldukça yağmurlu. Bu da, üstü kısmen tente ile kapalı olan lounge'u havasını oldukça nemli hale getiriyor. Hakem ve aynı zamanda şampiyonanın yaratıcısı Marko Bilic, start verildikten sonra bunu sık sık dile getirerek, yarışmacıları dikkatli olmaları kounusunda uyarıyor. Buna rağmen, ilk 30 dakika civarında, yarışmacıların büyük bir kısmı purosunu sönmekten kurtaramıyor. 32. dakikada maalesef ben de bu kervana katılıyorum. Ama geriye kalan iki Türk, Paris'den, futbol olmasa da, farklı bir konudaki başarıya adımızı yazdırmak için yarışa devam ediyor. İşin komik tarafı, ben sönen puromu tekrar yaktıktan sonra, bir 40 dakika kadar daha söndürmeden tüttürüyorum. Benden 3 dk. kadar sonra da maalesef Erhan Bey'in purosu sönüyor.

Zaman geçip ve yarışmacıların puroları bir bir sönmeye devam ederken, ben de yine canlı yayın telaşına kapılıyorum. 51.dakikaya geldiğimizde, yerel katılımcılardan, purosu halen yanmaya devam eden Emmanuelle Rusquart'ın da purosu sönüyor ve 3.lüğünü ilan ediyor... ve geriye kalan iki yarışmacıdan biri dünya rekortmeni Darren, diğeri ise artık ikinciliği garantileyen Deniz Bey. Artık birinci olmak için, purosunun daha yarısına bile gelmemiş olan Darren'in bir hata yapmasını beklemek. Bu bekleyiş ve çekişme 18 dakika kadar sonra son buluyor ve 1 saat 9 dakika sonra Deniz Bey'in de purosu sönüyor.

Tabii ki, Darren yoluna purosu sönene kadar devam etmek durumunda. Hem zaten geri kazanması gereken bir dünya rekoru var. Katılımcılar büyük bir dikkatle Darren'ı izlemeye ve tüttürme başarısına hayran kalmaya devam ediyor. Vakit geçtikçe, Marko bir ara bana dönüp "Sanırım bir dünya rekoru daha gelecek" yorumunda bulunuyor ve gerçekten de kronometre tam 2 saat 50 dakika 9 saniyeyi gösterdiğinde puro tutamayacak kadar küçülmüş bir duruma gelerek sönüyor. Marko'nun puro bandının yanıp yanmadığını kontrol etmesi sonucu, dünya rekoru tescilleniyor ve Darren, kaybettiği dünya rekorunu iki hafta sonra bir kez daha eline alıyor. Bu rekor sonrası artık hepimiz acıkmış bir şekilde kutlama yemeğine geçiyoruz.

Her ne kadar, kendi tüttürme süremi 7 dakika gibi bir süre ile aşağı çekmiş olsam da, kendi açımdan, bir kez daha, bu kadar puroya düşkün insanla tanışmış olmak ve dünya rekoru heyecanını yaşamış olmak beni mutlu ediyor. Tabii daha da önemlisi, geceye, bir Türk'ün adını ilk üçe yazdırmış olması.

Şimdi iki hafta sonra, geçen seneki gibi Bad Ragaz'da Big Alpine Smoke'a katılacağım ve umuyorum, 30'lu dakikalardan daha ileri bir vakit yapacağım. Tabii yine, olabildiğince canlı yayınla sizlere yarışma heyecanını yaşatmaya çalışacağım.

Big Smoke Paris'in canlı yayın kayıtlarına el Lector Facebook profili üzerinden ulaşabilirsiniz.

Keyifli tüttürmeler...